Semavî dinlerin arasında İslâmın artan bir taleple tercih edilmesi, hayatın her yönünü kuşatan prensiplere sahip olma özelliğindendir. Dinimiz hiçbir konuda bizi rehbersiz bırakmamıştır. Dolayısıyla nefsimize göre hareket edersek hata yapma ihtimaliyle beraber şikâyetlerin artması da söz konusu olacaktır.
Hayatımızdaki her davranışımıza pusula olma özelliğinde olan “Yiyin, için, fakat israf etmeyin.”[1], ayetinden hareketle iktisadın, esas alınması gerekir.
On Dokuzuncu Lem’a’da Bediüzzaman Hazretleri bahsedilen ayeti zamanımızın anlayışına göre, iktisadî esaslar çerçevesinde izah eder. Üstadın izahlarının ilk kısmında geçen iktisadın,“Zahiren lezzetsiz görünen nimetlerdeki lezzeti tatmasına kuvvetli bir sebeptir.”, ifadesi çok dikkat çekicidir.
Zahiren lezzetsiz görünen nimette nasıl bir zevk olabilir ki ve hem ne demektir? Hayatımızın her tarafını işgal eden lüks tüketim arzusu bu kadar baskın iken zahiren lezzetsiz görünen nimet, niçin ve nasıl yenilsin ki? Hayatımızda zahiren lezzetsiz görünen nimetler tüketildiğinde iktisadiyatımıza faydası olacak mıdır?
Zahiren lezzetsiz görünen nice nimetler vardır ki lezzetlilere nispeten daha iktisatlı olduğu malûmdur. Lezzetliyi lezzetsizden ayıran kapıcı hükmündeki dilimize makamından fazla değer vermek hatalı bir davranıştır. Vücudu besleme noktasında baklava ile peynir veya yumurtanın bir farkı yoktur. Baklavaya göre daha az lezzetli olan peynir veya yumurta nimeti ile kanaat edilerek gıdanın alınması tavsiye edilen bir davranıştır. Tadı emsallerine göre dilimize cazip olmayan ama çok hesaplı yiyeceklerin tercih edilerek yenilmesi öncelikle iktisaden faydası olacaktır ki aradaki ücret farkı gizli israftan kurtarılıp kesemizde kalacaktır. Bir haramın terki yüzer vacip ve binler sünnet işlemek gibidir. Sonra, o zahiren lezzetsiz zannedilen nimetin kullanımı ile fakirlerin hâlinin anlaşılmasına vesile olacaktır. Bu muamele de toplumdaki zengin fakir yaklaşımını sağlayacaktır. Zahiren lezzetsiz görünen nimetin tadılması insanı şükürsüz zenginliğin getirdiği gururdan uzaklaşılmasına ve şükre yaklaşmasına da sebep olabilir. Lüks tüketimin azalması gibi bir haramın engellenmesine, iktisatlı nimetlerin daha fazla taleple pazar bularak istikrarlı hayatın devamına sebep olacaktır.
Sıralanabilecek daha pek çok hususların her birisi iktisaden faydası olmakla beraber zahiren lezzetsiz görünen nimetlerdeki lezzetin tadılıp şükre davete kuvvetle vesile olacaktır. Lezzetsiz görünen nimetlerdeki gizli lezzet ve iktisadın farkına varabilen ve uygulayanlardan olmak duası ile.
Mehmet Çetin
27 06 2015 Yeni Foça İzmir
[1] A’raf 7/31