Posted by Şereflikoçhisar’ın tarihine iz bırakanlardan
“Şereflikoçhisar’ın tarihine iz bırakanlardan” isimli kitap çalışmamıza giren yazılarımızı, öncesi yıllarda rahmetli Mustafa Yücel’in yayınladığı ve ilçemizin en eski mahallî yayın organı Çengel’de neşretmiştik.
Bu defa aynı yazıları biraz tadilatlı olarak Tuz Gölü Haber Gazetesi’ndeki Mütalâa köşemizde seri yazı olarak yayınlayacağız inşaallah.
Bundan muradımız, bu yazılarda eksik ya da yanlış bilgilerin, siz kıymetli okuyucularımız desteğiyle düzeltilmesidir. Yapacağınız bilgi ve belge yardımıyla bu hatıraları daha sağlam ve muhkem hâle getirerek ilçe kültürümüze hizmet verirken, gelecek nesle, ecdadı unutmayıp ve hatırlamalarına yardımcı olmaktır ve esasen en manalı olanı da okudukça, andıkça o rahmetlilere dualar etmek olacaktır.
İşte biz de bu sorumluluktan vazife çıkararak ecdadın hayatından kısa malûmatları, alınacak dersleri satırlara taşıdık. Buradan yarının ümidi evlâdlara bu hizmeti, hazırlarken yardımcı olan bütün hemşerilerime çok teşekkürler ediyorum. Esasen bu eser, benim değil, bizim eserimizdir.
Anılan her bir şahıs hakkında sosyal medyada yapılan yorumlardan bilgi destek vasıflı olanlarını da ilgili yazının altına “Sosyal medyada yapılan yorumlardan” başlığı altında ekledik.
Pek çok insanımızın hayatına dair bilgileri, yakınlarından talep etmemize rağmen kendilerinden bilgi gelmeyince onların hayatlarından malûmatı da buraya alamadık.
Besmele çekerek ecdadı alfabetik olarak hatırlamaya başlıyoruz:
Abdullah Koçak
Karakağ
Er, lakabı ile anılır sözünden hareketle; komşumuz, Abdullah Koçak Amcayı anmak adına, tanınan lakabı ile başlık attım, yanlış anlaşılması endişesine rağmen.
Kacarlı Köyü’nden ne zaman geldiğini bilmiyoruz ama, bildiğimiz bir şey var ki dört yol ağzındaki kerpiçten yapılı iki katlı, kırmızı kiremitli evinin önünde çömelerek oturur, elinde ağızlığa takılmış sigarası, başında fötr şapkası ile.
Ona niçin “Karakağ” derler, doğrusunu bilmiyoruz ama muhtemelen çok esmer olmasından dolayı söylenildiğini tahmin ediyoruz.
Tahsin Koçak, Tevfik Koçak, Ömer Koçak ve Abdullah Koçak kardeşler.
Çok eskiden, çarşıda dükkân komşumuz idi. Kepenek, kara sakız, keser, balta sapı gibi hırdavat çeşitlerini satar idi.
Gelen geçen ile selamlaşır, çocukları sessizce seyrederken ufuklara dalar gider. Kız çocuklarından ziyade erkek çocuklarına daha fazla sahip çıkardı.
Harman zamanı kaldırdığı buğdayı evinin içerisinden geçirerek arka taraftaki depoya istif eder. Arka taraftaki bahçelerini çocukluğumda merak etmişimdir. Oğlu Bayram Koçak, gayet sakin ama Necati Koçak abi biraz asabi idi.
Abdullah Koçak oğlu Necati Koçak
Nuriye Koçak teyze, Abdullah Amca’dan uzunca idi. Ayşe Koçak ablayı değil de Döne Koçak ablayı hatırlıyorum ki o da rahmetli olmuş. Büyük oğlu Necati Koçak abinin zaman zaman asabiliğini hariç tutarsak hemen hepsi sakin ve uyumlu insanlardı. Bayram Koçak ağabeyi de öğretmen ve sonrasında bir kamu görevlisi olarak biliyoruz.
Hayatta olanlara sağlık, vefat edenlere rahmet diliyoruz.
