Aydın’ın Risale-i Nur ile iman hizmetinin rükünlerinden Necati Can (1935-2020), hayatı boyunca gösterdiği istikametli sadâkati ile hep rehber şahsiyet olmuştur.
Onun bu sadâkatini istikametli kılan hizmetteki kardeşleri ile yaptığı meşveretin büyük payı olmalı ki yakın görüşmelerde meşveretin ehemmiyetine yaptığı vurgulamaları bu meseleye delildir.
1959 yılında askerlik dönüşü sonrası aylarında 19 yaşındaki kardeşinin vefatı, Necati Can’ı derinden etkiler ve namaza başlar. Demircide çalışan Fahrettin Sakallı ve tüfek tamirini yapan Halil ile Ramazan Paşa Camii’ne devam ederler.
Esans şişelerin altından çıkarılarak kendisine verilen İhlâs Risalesi’ni alan Tüfekçi Halil doğruca arkadaşı Necati’ye “Benim dükkâna asker ve polis geliyor, sende kalması daha doğru olur.”, diye verir. Kitabı okur, ama bir şey anlamaz.
Bir yatsı sonrası Cami karşısındaki Karpuzcu Han’da çay içmek üzere giderlerken pamuk eksperi Kemal Pekşen, arkalarından yetişerek bunları tanışmak üzere çay sohbetine dâvet eder, giderler. Eve vardıklarında Hilâl Mecmuası sahibi Salih Özcan, İncirliova’dan öğretmen Necati Tamer, İncirliova’dan Kemal Eymez var idi. Dersi öğretmen Necati, ilginç bir tevafukla İhlâs Risalesi’nden yapması Can’ın gönül dünyasını dalgalandırır.
Aydın’daki ikinci derse ise Muzaffer Arslan’ın gelmesi ile olur. Arslan’ın, tahta iki bavul ile getirdiği Risalelerden Mektubat’ı satın alır.
Ahmet Feyzi Kul, kardeşi Mehmet Feyzi Kul, Antepli Nazım Gökçek gibi ağabeylerle tanışır. Tire’den Celal Keseli ve kardeşi Abdünnur, Ersan Ağabey, Tireli Nihat Kurtçu, Bayındırlı Tahsin, İzmir’den Halıcı Hüseyin, Saim Ağabey, Saatçi Ahmet, Nazilli’den Sarraf Mehmet Büker ile görüşürler. Daha sonraları Zübeyir Ağabey, Aydın’a gelir. “Benim adresimi bilmediği halde direkt yanıma geldi, bu hayret edilecek bir şey.”, diyen Can, beraberce dershaneye giderler. Zübeyir Ağabey yaklaşık on beş gün kalır ve Nazilli’ye geçer. Aydın’da kaldığında birisi gelir Deccal hakkında soruları sorunca doğrudan Risaleden açar okur. Kendi nefsine okurcasına sakin ders yapar ve dinleyen de anlardı.
Can; “İçinden çıkamadığım konularda ve özellikle içtimaî ve siyasî meselelerde bana Yeni Asya rehber oluyordu.”, der. Alkol var zannı ile o sıralar gazoz içmezler, kesiminden şüphelenerek et yemezler. Av. Gültekin Sarıgül geldiğinde gazoz içmesi ve Sungur Ağabeyin ise bir ikrâmda kıymalı pide yemesiyle hatalarını düzeltir.
2018 yılında kendisinden hatıralarını Ceyhan Tekin ile kayda aldığımız sohbetimizdeki şu virdi, hepimize reçete hükmündedir.
“Hanımın vefatı sonrası o hicranı, her gün bir Rica okuyarak teskin ediyorum.”
Allah, rahmet eylesin, mekânı Cennet olsun. Âmin.
Mehmet Çetin
19.11.2020 Yeni Foça İzmir
Çetin Acar
Necati abimizi anlatan güzel veciz yazınızdan dolayı Allah razı olsun Mehmet abi. Özellikle yazınızın girişi olan “Aydın’ın iman ve Risale-i Nur hizmetinin rükünlerinden. Hayatı boyunca gösterdiği istikametli sadakati ile hep rehber şahsiyet olmuştur. ” cümleniz her şeyi anlatmış. Uzun yıllar beraber olmamıza rağmen rahmetlinin hatıraları ve eserlere olan vukufiyetinden istifade edeceğimiz daha birçok meselemiz kaldığına inanıyorum. Kendisinden çok faydalandık. Allah gani gani rahmet eylesin. Onun boşluğunu doldurmak imkânsız.
Necati Can
Dedemi anlattığınız torunu olarak bir kez daha gurur duyduğum yazınız için tebrik ederim. Dedem hem yaşantısı boyunca hem de vefatıyla bizlerin hayatında büyük bir tesir bıraktı. Bizler de nasıl bir hizmetin içinde bulunduğumuzu bir kez daha anladık. Rabbim bizleri son nefesimize kadar hizmet-i Kuran’iyeden ayırmasın. Allah sizden razı olsun
Hatice Can Keskin
21.11.2020 12:31:31
Allah razı olsun Rabbim hizmetlerinizi kabul, daim eylesin babamın altmış senelik hizmet dolu hayatının Nur Talebesi olan herkese örnek olması duası ile ,kaleminize kuvvet…
Allah raz olsun abi. Böyle güzel yazılarınız bize şevk ve gayret veriyor. Allah daha nice hizmetlere vesile kılsın inşallah
Ufuk Kardeşim, çok teşekkür ederim.