Her şey yerinde güzeldir
Toplumda huzur, adaletle sağlanır. Adaletten sapan hadsizlikler daha başka adaletsizliklere sebep olur. Olduğu gibi kalmaz, dağdan yuvarlanan kar topu gibi büyür ve cemiyetin başına belâ olur.
Trafikte gösterilmesi gereken az sabır, hoş görü, hürmet yerine tam aksi davranışlarda bulunarak, daha kötüsü tahrik edilerek haddi aşan hâller zuhur ediyor ve istenmeyen hâdiseye sebep oluyor.
Daha fazla kazanma hırsı, insanoğlunu haddi aşan hadsizliklere sevk ediyor. Kanaati, tembellikle karıştıran, azmi hırsla karıştırır. Sonra kalkar âleme vaaz verir. Bu da acaib bir had aşımı olarak tarihe kaydedilir.
Yapılan düzenleme derde derman olmayınca haddi aşmaya vasıta olur. Söz gelimi, kira artışı oranı için yapılan düzenleme mal sahibi/kiracı arasında haddi aştıran davranışlara sebep olur. Hısım olması gerekenlerin hasım olmalarını netice veren şey, hangi niyetle tanzim edilirse edilsin netice itibariyle haddi aşmaya götürür.
Alınan nefese hâkim olunamayınca, nefis nefse hâkim olup, onu hadsizliklere kullanır. Yapı itibariyle her nev’i hadde düşman olan nefis, ucu hadsizliğin zirvesi olan ilâhlaşmaya varırcasına hâkimiyetine rakip tanımaz.
Vaktiyle alınmayan tedbir, deva değil belâ olur.
Güç, rakip tanımaz, karşısındakini tesirsiz hâle getirip, yönlendirerek kullanmak ister. Bu da haddi aşan hadsizliktir.
Aile içinde, eşler arasında ilerisini gerisini düşünmeden o anki his ve öfkenin esiri olarak söylenen söz, yapılan davranış haddi aşan hadsizlik nitelemesinden kurtulamaz.
Nefisle baş başa kalındığında şeytanın üfürmesi başlar ki ondan gelen her şey, hayır görünümlü de olsa şerdir ya da şerre sebeptir ki haddi aşırıcı bir tahriktir.
Çöplükte yetişen gülden sakınıp, olumsuz çevreden uzak durmayan, haddi aşmaya tahrik olur.
Haddi aşan hadsizlikler, gerekçesi ne olursa olsun neticesi vahimdir. Haklı ve yerinde olan tepkiler, isabetli ve olması gerekenlerdendir.
Kalbe giren günahlı duygu, olduğu gibi durmaz; haddi aşıran tahriklerde bulunur.
Ok, yaydan çıktıktan sonra müdahalesi mümkün olmaz. Söz ağızdan, fiil insandan çıkmadan ölçüp biçmenin, kabaran duygunun önüne geçmenin yolu vardır. Hatalı davranış yaptıracak hâdisenin kapsam alanından hemen çıkmak bu konuda ilk yapılacaklardandır, istiğfar dualarıyla beraber.
Haddi aşıran duyguları tahrik ederek deşmek, hücum eden arılara ilişmek gibi zarar verir. Lâkayt kalmak, uzak durmak, merakla ziyadeleştirmemek gerekir. Merak vasıtasıyla işletilirse kalpte yerleşmesine sebep olup, manevî musibetle beraber maddî belâyı netice verir.
Sabır, hâdise anında makam ve lüzumu kadarıyla yapılırsa manasını bulur. Haddi aşan sabır derman değil derde davetiye çıkarır.
Her şey yerinde, zamanında ve makamında güzeldir, kemaldir, istikamettir.
Mehmet Çetin
23.09.2023 Doğanbey Beyşehir Konya
Harika bir tecrübe transferi veya aktarımı. R. Nur’dan alınan vasat ve istikamet dersinin nurları görünüyor.
Ok yaydan…. paragrafın muhtevasında geçen kapsama alanından uzak durmak doğrudan Kur’an tavsiyesi hatta emridir. Yanlış hatırlamıyorsam o malum günahı işlemeyin demiyor. Günahtan uzak durun yahut yaklaşmayın diyor. Zira yaklaştığında yani kapsama alanına girdiğinde irade elden gidiyor. Akıl, kalp ve ruha rağmen nefis hükmünü icra ediyor.