Anadolu’nun her yanı şehadet hatırası ile dolu olup, kahraman gazilerin nakli ile onların o ibretli hatıraları, dilden dile ulaştırılır. İşte bunlardan bir tanesini de, emektar eğitimcimiz ve ilçemizin kıymetli evlâdı Avni Çiçek’in vasıtası ile tarihin arşivine tevdi ediyoruz.
“Sayın Çetin
Koçhisar şehit ve gazileri, bir iki yazı ile anlatılacak kadar az değildir. Lâkin kimin nerede olduğu bilinmemektedir. Kahramanlarımızdan Hidayet Çavuş gibi niceleri vardır, onları saygı rahmet ve minnetle anıyorum.
Çocukluğumuzda, köy odalarında, savaşa katılmış büyüklerimiz anlatırlardı. Bizler onları dinler, boş boş bakar, pek anlamış sayılmazdık. Sizin yazınız, bendenizde o dönemlerden kalan bir başka gazimizi hatırlattı, onu da analım ve tanıyalım istedim.
Müsaadelerinizle, bu gazimiz Derevenk (Yazısöğüt) köyümüzden Cinanoğlu lakaplı Gazi Mustafa Günay’dır.
Merhum hatıralarını anlatırken yeniden yaşardı, yerinde duramaz, kalkar kalkar otururdu. Şöyle anlatırdı; Afyon civarlarında özel bir taburduk, 600 kadar efrat asker vardık. ‘Komutan geldi’, dediler ve bütün efrat içtima olduk. Gece idi, kimse kimseyi görmüyordu, kısık bir sesle komutanımız ‘Arkadaşlar, istikamet Uşak!’, komutunu verdi. Bir kısım talimatlarda bulundu. Bunlar arasında, önünüze gelen bağ bahçe ekili arazi tarla ve köyler gelebilir, bu gibi yerlere kim ki zarar verirse, vururum, bilginiz olsun, dedi ve ‘marş’ komutu ile harekete geçtik. Bütün gece ilerledik, nerede olduğumuzu bilmiyorduk ancak güneş arkamızdan doğuyordu, sabah olmuştu, açtık, susuzduk, ne bulsak yerdik, ‘dur’ emri ile durduk. Çok yorgun ve bitkindik. Sağ yanımız dağ, sol tarafımızda dere, kenarında bir köy vardı. ‘Sakın ha, köye inmeyin, ben şimdi gelirim.’, dedi ve komutan köye gitti. Bizler, yiyecek getirecek, diye beklemeye başladık. Bir müddet sonra gelen emir, dağı göstererek; ‘Bu dağdaki zeytin ağaçları devletinmiş, istediğiniz kadar yiyiniz, toplayınız. Çok tepelere çıkmayınız akşama kadar buradayız’, şeklinde idi.
Bilgilendirme devam ediyor: ‘Arkadaşlar burası Uşak ilimizin Eşme ilçesidir. Şu gördüğünüz köy, Kayapınar Köyü’dür. Bundan sonra göreceğimiz ve duracağımız yer şimdiden belli değil ama yönümüz Manisa istikameti ancak her an düşmanla karşılaşabiliriz, düşman şu tepenin arkasında,’ dedi ve ‘Ben, bu taburum komutanı Binbaşı Ali İhsan.’, diye de ancak orada tanıtabildi kendisini.
Efrat, zeytinle karnını doyurdu. İstirahatini de sağlamıştı. Akşam karanlık olunca, yine hareket başladı. Yunan askeri ile aramız, şu köy kadardı, diye de Derevenk ile Muhlisobası Köyü’nü işaret eder. O gece sabaha karşı idi ki bir haber geldi.
Önümüzdeki Yunan asker sayısı azmış, kaçacak yer de olmayınca Çoban İsa Köyü’ne sığınıp teslim olmuşlar. Köylülerde onları, bizim komutana teslim etmişlerdi.’, diye anlatırdı rahmetli gazimiz Cinanoğlu Mustafa Günay’a rahmetler diliyorum bilinen bilinmeyen bütün şehit ve gazilerimize de. Avni Çiçek.”
Rabbimiz, bütün şehitlerimize rahmet eylesin. Âmin.
Mehmet Çetin
26 Haziran 2020 Yeni Foça İzmir
Sayın Çetin
Dimağına beynine daha çokta kalbine yüce Rabbim izan aydınlık ve uzun ömür versin,siz çok değerli şuurlu aynı zamanda da fedakâr bir kardeş bir hemşerisiniz,iyi bir esnaf, imanlı bir müminsiniz, buna şehadet ederim.
Bunların yanında uzman bir araştırmacısınız. Hani geçenlerde “helik”ten bahsetmiştik ya, işte öyle heliklerden kocaman bir eser inşa edebiliyorsunuz. Buna örnek bendenizin çala kalem yazdığım Cinanoğlu Gazi Mustafa Günay hakkındaki kısa bir yazıdan sayfalarca yazı yazacak kabiliyette yaratılmışsınız, Yaratana şükrederiz. Sizi tanıdığıma seviniyorum. Hatta sizi bana tanıtan yeğenim Ayhan Keskin kardeşime de teşekkür ederim.
Emeğinize, elinize sağlık kardeşim. Başarılarının hayırla artarak devam etmesi dilek ve dualarımla, sevgilerimi sunar gözlerinden öperim. Allah’a emanet ediyorum.
Avni Çiçek
***
Kıymetli Avni Ağabeyimizin çok mültefit ifadelerini duaları olarak değerlendiriyor, Rabbimize müşterek dua ediyoruz.
Hürmet bizden..
M.Ç.