Sonu gelmez zannettiğim muhasebemin ne zaman başladığını bilememekle beraber ne zaman sonlanacağını da doğrusu bilemiyorum. Veya bilmeye cesaretim var mı onu da bilemiyorum!
Aklımın erdiği ilk yıllarımdaki basit muhasebelerle gençliğin hareketli yıllarına girdim. Buluğ çağımın ilk aylarında Risale-i Nur’u tanıdım. Muhasebeden başarıyla çıkacağım ümidi ile okudum ve hizmetlere koştum. O şevk ile koşarken İhlâs Risalesinin başında bulunan hadisteki ihlâsı muhafaza etmenin zor olacağı ikazı muhasebemin çok sıkıntılı geçeceğine işaret etti. Varsın zor olsun, Rabbimden ümitliyim, diyerek, atalet ve tembellik zindanından ancak şevkle kurtulabilirim şuuru ile yeniden gayrete geldim. Bulunduğum hizmet zeminlerde sürekli şevki tahrik ettim, ümitsizliği öteledim.
İş hayatımda ağır yükler altına girerek, boyumu aşan mesaileri hizmetten gelen şevk ve gayretle bir süre devam ettirdim. Sonra Rabbimin intibahı ile dünya işlerimi küçülttüm, muhasebemi toplamaya çalıştım. Bir gayret daha yaparak pasif iş hayatı ile devam ederek muhasebemi kolaylaştıracağımı ümit ettim.
Evlenmek, çoluk çocuk ve torun derken, bunların muhasebesi de ayrıca imiş, şimdilerde bu hesaplarla meşgulüm.
Ubudiyetimin muhasebesini soruyorsanız o konuda da zayıfım maalesef. Yaptığımı zannettiğim ibadetlerimin ruhsuz olduğunu ben biliyorum. İşte bunların muhasebesi de beni beklemekte.
Evladıma, dostuma anlatıyorum ki hayat bütünüyle bir imtihandır, sonunda muhasebe var. Elime veriyorlar kitabı bir güzel okuyayım ve etkili ders yapayım diye. Hizmetin önünde koşturuyorlar ve hem de severek gidiyorum, niyetimin ihlâslı olmasına rağmen fiillerimden endişelenerek muhasebesinden çekiniyorum.
İşte Rabbim, başından buraya kadarki hayatımın muhasebesini sana veremedim. Kırık notumla merhametini intizar etmekteyim. Kırık not demem bile abes ama ifade için söylüyorum bunun da farkındayım hamdolsun. Son bir şeyi daha anladım ki ihlası kazanmak ve muhafaza edebilmek çok riskli imiş!
Bir şeyin daha farkındayım ey Allah’ım! Ben ne kadar günahkâr olsam da, muhasebemi veremesem de senin affetmeni talep ediyorum. Zira sen affetmeyi seversin. Duâ edin ki kabul edeyim diyorsun. İşte duâ ediyorum: Hesabımı kolay eyle. Niyetimle değil, amelimle hiç değil sadece mağfiretinle yargıla.
Mehmet Çetin
10 Aralık 2014 Çiftehavuzlar Çiğli İzmir
Yazdıklarınız güzel ve içten,ancak bunu gecede ve seherde Rabbinle baş başa iken hafi olarak yapman; işte o dediğiniz hesabı kolaylaştıracaktır inşaallah….