Eren Görgülü
Anadolu’nun her beldesinde olduğu gibi Şereflikoçhisar’ın da bir Arabacı Eren’i vardı. Üç tekerlekli el arabası ile çarşı içerisinde yük taşıyarak rızkını kazanıyordu. Önceleri demir olan tekerlekleri onu çok zorluyor, zaman zaman arıza yapıyordu. Sonradan kalın ve havalı lastikleri takarak bu sıkıntısından da kurtuldu. Çocukluğumun en ibretli hatıralarından Eren amcanın önceleri çoğu zaman ayar tutmayan bu arabasını sürmek için yan yan iteklemesi, sonraki yıllarda yeni lastiklerle ayar tuttuğu zamanda bile eskiden kalma yan sürme alışkanlığını devam ettirdiğini görür, seyreder kalırdım ardından.
Yetmişli yılların başlarında hızlanan sağ sol hadiselerine sonradan Eren Amcanın kızı, ilçe düzeyindeki sosyal hadiselerde aktif olarak sol cenahta yer alıyordu. İleriki yıllarda eşi olacak berber Atak ise ülkücü grupta yer alıyordu. O yılları yaşayanlar bu iki grup mensubunun bir araya gelmesine ihtimal vermez iken bu gençler bir gönül sevdası ile tanışarak nihayet evlenir, çoluk çocuğa karışırlar, şimdilerde torunlara. Sözüm odur ki araya muhabbet girince beşerî zihniyet ve siyasî anlayış farklılığı kapının dışında kalıyordu.
Arabacı Eren, halk insanı, hayatın ağır şartları altında ezilenlerden biri idi. Ne kadar ezilse de izzet ve haysiyeti bir o kadar yukarıda idi. Çocukla çocuk, büyükle büyük olurdu. Zaman zaman arabasına binip oynar ve bizi sevindirirdi. Onun bu özelliği herkesin muhabbetine sebep oluyordu.
Berber Atak, ülkücü camianın aktif elemanlarından ve insanlara yaklaşımı cana yakındı. Sonraki yıllarda berber barakasının karşısındaki köfteci Hayrettin ve traktörcü Safa ile olan sohbetleri ve derken bizimle olan münasebetleri berberi, sohbetlere kadar getirdi.
Arabacı Eren’i bana bu kadar yılların ardından hatırlattıran ne idi? Sol camiadaki kızını, ülkücü gruptaki Atak’a sevdiren özellik ne idi?
Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin ayetini işittikçe hayrette kalırdım. İnsanın ehl-i kitaptan eşi olsa sevmeyecek mi? Farklı düşünce grubunda olanlar birbirini sevmeyecek mi?
İnsan, zatı için değil, sıfatları için sevilir. Arabacı Eren’i bana, kızını Berber Atak’a sevdiren muhabbet sıfatı ile bu satırlarda tarihe mal olarak sevgi ile anılıyor. İnsanlardaki fıtrî bir sıfatından dolayı birbirlerini sevmelerine mâni bir şey olamaz. Ayette, onların dinlerine olan dostluk yasaklanırken beşeriyet gereği muhabbet sıfatlarına, insanlara faydalı olan özellik ve görüşlerine olan muhabbetin, yasak kapsamına girmediğini görüyoruz.
İnsanlar birbirine düşmanca sıfatlarla yaklaşmaları yerine, kardeşliği, huzuru ve muhabbeti netice veren sıfatlarına önem vererek yaklaşmaları dünyevi saadetlerini netice verir.
Sosyal medya yorumlarından
Muzaffer Görkem
Eren amcayı bende iyi tanırım onun müşteri beklediği yerde bende onun arabasına benzer bir araba ile simit satardım. Sohbet de ederdik birde oğlu vardı daha sonra ki yıllarda arabacılığı oğlu da yapardı. Onunla ilgili bir anımda pazar günü sinemaya kendisinden kaçak giden oğlunu sinema kapısında elindeki sopa ile dövmesiydi. RABBİM ona ve tüm geçmişlerimize Gani Gani Rahmet eylesin mekânları Cennet olsun inşallah.
Necati Berber
Eren amcayı iyi tanırım mekânı Cennet olsun. Evi Sarıkaya Mahallesi’ndedir, eski hali, evinde oturdum.
Mesut Demirsoy
Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun onuruyla rızkını kazanan insanlardan birisiydi
Songül Ünal
Mekânı Cennet olsun komşumuzdu çok iyi insandı
Songül Zorlu-Gerger
Eren amca ve eşi Meryem teyze çocukluğumuzda komşumuzdu daha sonraki yıllar caminin yakınına taşınmışlardı. Nur içinde yatsınlar, mekânları Cennet olsun.
Ferdai Yoldaş
Allah rahmet eylesin mekânı Cennet olsun. Beraber çok hamallık yaptık. Benimde el arabam vardı işlerinde en küçükleri bendim sene 1973-l974 senesi ve 13 14 yaşlarında olmalıyım. Eren amca ile 50 kg torba şekerleri kamyondan indirirdik. Arabacı Sıddık amca, Kadir amca Abidin abi Abdullah, Ramazan, Mükremin, Necati gibi daha ismi aklıma gelmeyen çok arabacı arkadaşlar var. Hayatın acı tatlı bütün çilesini yaşadık Mehmet hemşerim yakın olsan da sana anlatsam
Ali Demirbaş
Ferdai abi bende çok yaptım, 77 senesinde başlamıştım. İlkokula gidiyordum, hem de el arabacılık yapıyordum. Can kardeşim elektrikçi Ali Ayhan’la beraber çok yaptık. Pazarda sebzeni az taşımadım hatırlıyorsan
Şapkalı Recep Ceran
Sene 1976 da hacıya ben götürdüm rahmatlıgı, iyi insandı mekânı Cennet olsun.
Erol İldeş
Rabbim rahmet eylesin, çok hızlı iş görürdü hatırlıyorum bu amcayı.
Necati Kurt Berber
Eren amcayı iyi tanırım. Sarıkaya Mahallesi’nde evleri vardı. Evinde oturdum. Allah rahmet eylesin mekânı Cennet olur, inşaallah.
Turgut Köksal
Allah rahmet eylesin, mekânı Cennet olsun. Rahmetli tek başına koca buzdolabını sırtlardı, kaçıncı kata, çizmeden kırmadan çıkarırdı da neler, neler. Oğlunu da iyi bilirim, babasının yaptığını yapamazdı oda. Garibim yük taşırdı, sonradan İzmir’e gittiğini duydum. Koçhisar’da birkaç kişi vardı, üç tekerli arabayla yük taşıyanlar vardı. Koçhisar’dan kasabaları ayırdılar. Esnafların işleri bozuldu, bankalar kapatıldı. 1982 yıllında ne güzeldi, çarşılar insan seliydi, ne güzeldi efendim. Selamlar olsun.
İsmail Yiğiter
Allah rahmet eylesin mekânı Cennet olsun, nur içinde yatsın. Çok sebzelerimizi taşıdı. Allah gani gani rahmet eylesin.
Doğan Gökçek
Çalışkan ve dürüsttü, Allah rahmet eylesin.
Ramazan Yıldırım
Sayın Çetin!
Bende bir anımı anlatayım: Yıl 68 69, birde arabacı Ömer amca vardı. Benim yaşım o zaman 13 idi. Bende okul harçlığımı ve evimize katkı olsun diye demir tekerli arabam vardı bir bana, “Hiç merak etme yeğenim! Çalışana ALLAH verir.”, demişti, hiç unutmam. Öyle de oldu. Ömer amcaya da ALLAH RAHMET eylesin selamlar.
Tüm geçmişlerimize Allah gani gani rahmet eylesin komşumuzdu kimsenin hakkında kötü bişey düşündüğünü veya konuştuğunu duymadım. Bizim de işimiz düştüğünde görür, “Hadi bereket versin alamın oğlu” diyerek oğlu Ramazan, kızı Ergül, hanımı Meryem; tüm geçmişlerimize Mevla’m gani gani rahmet eylesin.