Mehmet Yılmaz

Avatar photoPosted by

Mehmet Yılmaz

Bazı insanlar doğuştan kendini sevdirir, kimilerine bal şeker sürülse yine de sevimli olamazlar. İşte Mehmet Yılmaz, doğuştan fıtrî olarak sevilen insanlardan biridir.

Şereflikoçhisar’ın Cavlak (Çayırönü) Köyü’nde 10.06.1931 tarihinde doğan Mehmet Yılmaz, Şükrü Efendi (1888-1963) ve Dudu Hanımın (1898-1963); Vahdet (1926-2008), Necati (1929-1971), Talat (Rafet) (1936-), Mehmet (kendisi) (1931-2023) isimli evlâtlarından biridir.

Köyde çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşır. Askerlik öncesi 1952’de Âlim Hocanın kızı Vahide Hanım (1934-) ile evlenir. Münife (1955-2021), Vedat (1958), Mustafa (1961-2017), Sebaye (1963), Şükrü (1967) ve Leyla (1969) olmak üzere altı evlâdı olur.

Asker dönüşü köyde körüklü demir dövme işini kurar, geliştirir ve çevre köylere de hizmet vererek tanınır. Türkiye’nin 1960’lı yıllarda, özellikle Almanya’ya işçi gönderdiği devirde, 1966’da kendisi de Almanya’ya işçi olarak gider. Gidenlerden kimisi oranın cazibesine kapılmadan memleketinde yetecek kadar sermayeyi kazandıktan sonra dönüş yapıp, ailesinin başında onlara atalık yapmak için gelir ve işini kurar, yuvasını toparlar. İşte Mehmet Yılmaz, bu akıllı insanlardan biri olarak yedi sene sonra kesin dönüşünü yapar ve 1973 yılında ilçe esnaflarından Manifaturacı Niyazi Çetin ve oğlu Muzaffer ile iş ortaklığı yapar. Bu ortaklık, kendisini manifatura ve konfeksiyon mesleğinde yeterli tecrübeyi sağlamış olmalı ki ileriki yıllarda bu tecrübe onun hayatının mesleği olur. 1974 yılında Sanayi Sitesi’nde önceki mesleği olan demirci dükkânı açar. Daha sonra ilçenin esnaflarından Fehmi Emre ile yedi yıl ortak olarak manifaturacılık mesleğini yapar. Gelişmeler olumludur ve kendine yol açar ki, ilçenin çok tanınan esnafı Haydar Taner’in dükkânını devralır. Orada oğulları ile otuz yıl konfeksiyon, manifatura ve sarraflık yapar.

Fıtrat ve yapı olarak güler yüzlü, insanlara karşı her zaman sevgi ve ilgi ile yaklaşan Mehmet Yılmaz (1931-2023), ilçe ve köylerde sayılır, sevilir. Yardım severliği sessiz ve reklamsızdır. Hatırşinastır, can dostudur. Bütün komşularıyla çok iyi olduğu gibi yakın akraba ve dostlarıyla da hemdert olup, onlara yardımcı olur. Evlâdlarını da aynı ahlâk ve terbiyede yetiştirmiştir.

Çocukluğumun hatıralarında kendisinin çok özel yeri ve anıları vardır. Anadolu’nun kış geceleri uzun olur. Muzaffer ağabeyimin annesinin kardeşi olması sebebiyle onun evine Mehmet dayımız ve kardeşleri sık sık gelerek çay kahve, arabaşı, tombala gibi kış gecelerinin müstesna eğlenceleri ve ilgisiyle bizlerde unutulmaz hatıra bırakmıştır.

Uzun süren ticari hayatını fiilen sona erdirirken, dükkânını evlâdlarına gönül rahatlığı ile bırakan ender babalardandır. Son yıllarını bahçe işleri ve eş dost ziyaretlerine ağırlık vererek geçirir. İbadetine dikkatlidir. Vefatı öncesi yakalandığı rahatsızlığı dünyadan ayrılmaya vesile olup 08 Ocak 2023 günü doksan iki yaşında hayata veda eyledi.

Allah rahmet eylesin.

 

Sosyal medya yorumlarından

 

Resul Yılmaz

Hocam çok güzel yorumlamışınız, Allah razı olsun, tüm geçmişlerimizin mekânları Cennet olsun Rabbimiz rahmet eylesin.

                   

Şükrü Yılmaz

Yılmaz ailesi olarak sevgili babam Mehmet Yılmaz’ın vefatının ardından, kendisini kaleme alan ve bu güzel cümlelerle okuyucuları ile buluşturan Mehmet Çetin Abime ve taziyede bulunan tüm eş dost akrabalarıma sonsuz teşekkürlerimi sunarım

 

 

Aşır Yıldırım

Allah’tan rahmet, seven, geride kalanlara bol sabır ve kuvvetler dilerim.

Çok sevdiğim birini kaybettiğim ve hasretlik mecburiyetiyle görüşememiş olmanın son derce üzüntü içerisindeyim.

 

Melek Aslan Yüksel

Allah rahmet eylesin mekânı Cennet olsun bizim baba dostuydu bizim için çok değerliydi Mehmet amcam nur içinde yatsın.

 

Başkalem Başkale

Mehmet Amca çok iyi bir insan çok iyi bir komşu çok iyi bir esnaf çok iyi saygı duyduğum büyüğümüzde Allah Rahmet eylesin mekânı Cennet olsun nurlar içinde uyusun inşallah

 

One comment

  1. Mekanı Cennet olsun. Allah’ım gani gani gani rahmet eylesin. Bende onunla komşuluk yaptım. Beni, çok zaman, “deli oğlan”, bazen de “kara oğlan”, diye çağırır. Yorgan ipliği, pamuk gibi şeyler sattığımız için bunun gibi şeyleri soran müşterileri gönderirdi. “Bak kara oğlan, yorgan ipi arıyorlar.”, diye söylerdi. Mekânın Cennet olsun

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir